15 Ocak 2020 Çarşamba

Kaliteli,Gerçek Lezzet

Kaliteli, gerçek lezzet

Yeni şubesini İzmir’de açmayı planlayan Kosovalı Döner aileden miras aldığı et kültürünü yaşatıyor. Markanın Kurucusu ve CEO'su Hakkı Korkmaz, “Soya kıyması veya renklendirilmiş tavuk eti kullananlar sektörü kötü yönde etkiliyor” dedi

Kaliteli, gerçek lezzet

Kosova yemek kültüründe önemli yer tutan etin inceliklerini çocuk yaşlardan itibaren dedesinden öğrenen Hakkı Korkmaz, Kosovalı Döner’de lezzet ve sağlığı bir arada sunuyor. Sektörde yaşanan malzeme ve hijyen sorununa kalite ve güvenle yanıt verdiklerini belirten Korkmaz, “Kalite bizim için olmazsa olmaz” dedi. Markanın hikayesini ve Ege Bölgesi’nde şubeleşmeyi planladıklarını anlattı.
 Neden “Kosovalı” hikayesi var mı?
Ailem Kosovalı, rahmetli dedem ‘Kosovalı Cafer Efendi’ olarak anılan muhterem biriydi. Dedem küçüklüğümden beri hayvan alımlarına, mezbahanelere, et üretim yerlerine beni yanında götürürdü. Yani et işlerine ilgim çok eskiye dayanıyor. Ayrıca Kosova yemek kültüründe et önemli yer tutuyor. Aslında bu işlere yıllar önceden hazırlandım.
Döner, Türk halkının en sevdiği yemeklerden ama et içerikli olduğu için tüketirken her marka güven vermiyor. Siz hangi eti kullanıyorsunuz? Ürünlerinize nasıl bir özen gösteriyorsunuz?
Döner halkımızın birçok öğünde severek yediği bir ürün. Son dönemde döner ile ilgili tartışmalar arttı. Bazı yerler soya kıymasını ve tavuk etini lohusa şekeri ile renklendirip et döner diye satarken bazı yerler ise et oranını az tutarken yağ oranını bol tutarak insanları zehirliyorlar. Biz marka olarak hijyen, güven ve kalite prensiplerimizi bırakmadan yola devam ederken insanlara gerçek et döneri yedirmek istiyoruz. Etlerimiz Trakya bölgesinden geliyor ve tamamen standartlara uygun özenle hazırlanıyor. Kalite bizim için olmazsa olmaz.
■ Franchise sistemiyle mi büyüyorsunuz?
Aslında bence Türkiye’de maalesef franchise sistemi pek sağlıklı yürümüyor. Nedenlerine girersek işin içinden çıkamayız. Bana kalırsa döner işi yapan firmalar franchise verdiği firmanın hangi tuvalet kağıdını kullandığına karışmamalı. Sadece etini sağlamalı ve daha nasıl başarılı olabilir onun üzerinde çalışmalar yapmalı.
Lezzetli döner arayanlar sizi nerelerde bulabilir?
Kosovalı Döner, ekim ayı itibariyle İstanbul Bostancı’da ve Kocaeli Gebze’de bulunan şubelerinde sağlıklı bir lezzet sunmaya başladı. Kısa bir süre sonra yeni şubemizle İzmir’de de olacağız. Farklı şubeler için de çalışmalarımız sürüyor. Leziz ve sağlıklı döner arayanların bizi takipte kalmalarını öneririm.
Kaliteli, gerçek lezzet
İstanbul ve Kocaeli şubeleriyle hizmet vermeye başladıklarını belirten Kosovalı Döner Kurucusu Hakkı Korkmaz büyüme hedeflerinde ilk sırada Ege Bölgesi’nin bulunduğunu belirtti.
İzmir, Kuşadası ve Didim öne çıkıyor
■ Yeni şubeler açmak için hedef bölgeleriniz var mı?
Evet var. İlk hedefimizi Ege Bölgesi olarak belirledik. İzmir, Kuşadası, Didim’de bir altyapıya sahibiz. Dolayısıyla da yıllardır bir altyapımız olduğu için başarılı olacağımıza inanıyoruz.
Kaliteli, gerçek lezzet
TERCİH EDİLME SEBEBİ ÇOK
■ Bu lezzeti sağlayan malzemeler neler?
Biz kebapçı değiliz. Biz; dönerimizin etine güveniyoruz, terbiyesine güveniyoruz, ustasına güveniyoruz, pişirme usulüne güveniyoruz. Ürünlerimizin hammaddesi olan etin adreslerini bile titizlikle seçiyoruz. Çanakkale ve Balıkesir bölgelerini tercih ediyoruz. İki yaş altındaki danaların sadece arka iki budunu kullanıyoruz. Kuzunun kaburga döşünden de yağ takviyesi yapıyoruz. Kuyruk yağı ise hiç kullanmıyoruz. Döneri odunda pişiriyoruz. Lavaşımız da esmer unla karışımlı oluyor. Fırından adeta ince gazete kağıdı gibi çıkıyor. Ayran ise kendi üretimimiz. Mutfağımızda sabah saat 10’da başlayan hareketlilik akşam saatlerine kadar sürüyor. Oluşturduğumuz konsept müşterilerimiz tarafından da benimsendi. Müşterilerimizden gelen İskender taleplerini de zamanla dikkate aldık. Sözün özü; lezzetin anahtarı da bizde ustası da. Vatandaşlarımız artık her işin kalitelisini tercih ediyor. Mesafesi uzak da olsa gidip ağız tadıyla bir şeyler yemek istiyor. Eti de seviyorlar. Bu nedenle ikramlarımızda etlerin tümünün tüketildiğini görüyoruz.
Aslında döner yemek isteyenler ve ağzının tadını bilenler artık iyi döneri nerede bulacaklarını çok iyi biliyorlar. Bize gelenler guruplar halinde ve devamlılığı olan dostlarımız. Halkla ilişkilerimiz, dostlarımızın ürünlerimiz hakkında görüşlerini günlük olarak takip etmekte. Zaten sloganımız “Ortak Lezzetimiz” olduğu için 4x4 lezzet ve hizmet sunmaktayız.
■ Peki sizce müşterileriniz sizi neden tercih ediyorlar?
İlk günümüzden beri ürün ve hizmet kalitesinden vazgeçmiyoruz. Az önce de bahsettiğim gibi, bizim müşterilerimizle sürekli devam eden bir bağımız oluşuyor. İnsanlar bir kere gelince mutlaka tekrar geliyorlar. Biz de müşterilerimizin sevgisine layık olmak için sıkı çalışıyoruz. Etimizi özel getirtip özenle hazırlıyoruz, sıcak servisimiz var, hijyene önem veriyoruz ve müşteri memnuniyetini ön planda tutuyoruz.

2 Ekim 2017 Pazartesi

Asırlık Lezzet, Söke Pidesi


Söke’nin meşhur unuyla yapılan hamurun, iç harcından mı yoksa en son pidenin üzerine konan tereyağından mıdır bilinmez adeta lezzet fışkırıyordu. Hem gözümüz, hem burnumuz, hem de damağımız şenlendi. Kenarları hafıf kıtırlaşmış hamuru hem yumuşatmak hem de lezzet vermek için tereyağı sürülüyor Cazır Cuzur sesler eşliğinde. Kibar başladığımız yemeğin sonunu bileklerimize kadar sızan yağlı ellerle bitiriyoruz. Söke’nin meşhur kıymalı yumurtalı pidesini yemek için yakın il ve ilçelerden gelenler meşhur lezzeti tadıyorlar. Hatta yurtdışından gelen siparişler, kargo ile gönderilerek karşılanıyor.


Söke’nin genç ve başarılı pide ustası Başak Pide salonu sahibi Mehmet Terzi, Pide benim için yaşam tarzı oldu. çocukluğumdan beri hep çok iyi bir pide ustası olmak istemişimdir. Ustalarımdan ilk şunu öğrendim. Herkes pide yapar ama sen pideyi yaparken bir sanatçı gibi düşüneceksin ve yaptığın senin eserin olacak. İlk günden bugüne kadar her zaman bunu düşünerek kendimi geliştiriyorum. Dünya’da ki sektörümüzle ilgili gelişmeleri takip ediyorum. Pide salonumuz da ünlü gazeteci, yazar, gurme, excutive chefler ağırlayarak Sökemizin meşhur pidesini tanıtmaya devam ediyorum.






19 Eylül 2017 Salı

Pidelerin Efendisi Mehmet Usta !

Evliya Çelebi’nin söylediği “Dağlarından yağ, ovasından bal akar” sözlerinin tam karşılığıdır; Söke…
Evet başlık çok iddialı, inanmayan gidip Söke’de bu lezzeti tadacak. Mehmet ustanın ellerinden harika bir sanat eseri çıkmış oluyor. Söke’nin yeşilliklerle beslenen hayvanlarının taze etleri, köylerden toplanan otlarla hazırlanan vejetaryen çeşitleri ve tabii ki dünyada unun markası Söke un ile birleştiğinde inanılmaz bir lezzet meydana geliyor.
Mehmet ustayı yıllardır tanırım her Söke’ye gittiğimde muhakkak uğrar muhteşem pidelerinden tadarım. Benim favorim kıymalı yumurtalıdır. Hatta Allah uzun ömür versin 106 yaşında olan anneanneme de götürmeyi hiç ihmal etmem. Her yörenin pidesi lezzetlidir bana göre iddialı olarak söylüyorum Söke pidesinin yerini hiç biri tutmaz.
Bana soruyorlar neden pideyi kafaya taktınız?
Çünkü eşsiz bir tat! Etkilendiğim tarafı basit olması, üç şeyin bileşiminden oluşuyor. Karışık değil. Her ağız tadına uygun. Önemli olan taze ürünlerden yapılıyor olması. Pizza gibi dondurulmuş malzemeden değil…
Neden iyi pazarlanmıyor?
Bakın, yabancılar bir ürün alıyor, o ürünü ulusallaştırıyorlar. Ona bir kimlik kazandırıyorlar. Hamburgere ve cola’ya yaptıkları bu. Mesela hamburger üç parçadan oluşuyor; ekmek, köfte ve sos. Mesele bu, basit olanı lezzetli yapmak ve pratikleştirmek. Birkaç dakikada hazırlanabilmeli. Pide de öyle bir ürün. Çıtır veya yumuşak hamurun üzerine konulmuş bir, iki en fazla üç malzemeden oluşuyor. Dünyada nasıl hamburger ve pizza sevmeyen yoksa, pide de öyle, bir tatsalar hastası olurlar, bu kadar iddialıyım!
Söke Pidesini dünya platformuna taşımak istiyorum. Bunun içinde Belediye Başkanı Sayın Süleyman Toyran ile görüştük. Umarım 2018 yılında güzel bir pide festivali yapabileceğiz.

9 Ağustos 2015 Pazar

Söke’nin İncisi ; Pidesi


Yıllardır endüstriyel temizlik sektörün de hijyen,sanitasyon,isg,eğitim yazıları yazmaktayım.Aynı zaman da her gittiğimiz il ve ilçede yediğimiz yemekler hakkında da bilgi sahibi oluyorum.Size bu gün belki de hayatınız da hiç duymadığınız bir pide çeşidinden bahsedeceğim.Yıllarca sadece yaz aylarında gittiğimiz babaannem ve anneannemin Kosova’dan sonra göç ettikleri Aydın ilinin şirin ilçesi Söke ve orada yapılan Söke pidesinden bahsetmek istiyorum.Aslında pideye olan ilgimi ve sevgimi Söke’de ki akrabalarım da, pideciler de, çok iyi bilirler,hatta evlerine ne zaman gitsem pide götürürüm.Bu arada pideyi de en çok rahmetli Sergül teyzem ile yemeği severdim.Diğer pidelere lafım yok yalnız Söke pidesinin hakkı yeniyor diye düşünüyorum.Hiçbir özelliği olmayan pidelerin İstanbul ve diğer illerde franchise yolu ile çok büyük şubelere ulaştıklarını gördükçe biraz hayıflanıyorum.Söke’de yaşayan ve pide severler bu işlerin PİR’i olarak rahmetli Meydin Ustayı tanırlar.Onlardan sonra da. Söke'nin en eski kıdemli pide ustları Mehmet Özcan, nam-ı diğer Hoca Fehmi Yakut gelmektedir.Ben çocukluğumda Efes sinemasının altında ki dükkanın da yıllarca Meydin ustanın yapmış olduğu enfes pidelerini yemişimdir.Tabii bir çift ve bir tek yerim her zaman ve şaşırırlardı nasıl yiyebiliyorsun diye çok seviyordum pide yemeyi ne yapayım ve  pide yemek için özel olarak Söke’ye gidiyordum.Her ilin hemen hemen her ilçenin ya yemeği ya meyvesi yada bir ürünü meşhur oluyor. Söke gerçi pamuğu ve unu ile meşhur ama bir de pidesi meşhur olsa çokmu olur canım.
Aslında bu pidenin tanıtımı için başta Belediye başkanı,Söke medyası,sivil toplum örgütleri ve pideciler el ele vermeli ve tüm Türkiye’ye Söke pidemizin tanıtımı yapılmalı.Bana düşen bir görev varsa Söke’li bir hemşeriniz olarak her zaman hazırım.
Yıllardan beri gittiğim ve pidesini zevkle yediğim Söke’nin yetiştirmiş olduğu ustalardan Başak pide salonunun sahibi Mehmet Terzi ile yaptığımız sohbetler de, Söke pidesinin tadı hiçbir pide de yok ama kimse bizi bilmiyor güzel bir tanıtımla bütün Türkiye Söke pidesinin adını duymalı ve tadını tatmalı bunun içinde şahsıma ne düşüyorsa yaparım demesi hem kendisine güvenin hemde yaptığı pidenin tadına olan güvenin bir parçasıydı.Aslın da ben kendisine şunu söyledim;

Kasım veya Aralık ayın da Türkiye’nin isim yapmış gurmelerini,yemek blogger’lerini,gazeteci arkadaşlarımızı Söke pidesini tattırmak ve Söke’mizi tanıtmak için bu şirin ilçemiz de misafir edelim.Söke pidemizi herkes duysun. Yapımı özel harcı, pişimiyle yarım yüz yıldır Sökeli pide ustalarına ait bu özel tadın gereken değeri görmesi için hepimiz elimizden geleni yapmalıyız.

Bu proje için çalışmalarımıza başladık,duyurulur !

Benim en çok sevdiğim kıymalı yumurtalı Söke pidesinin kısaca tarifini vereceğim,
Yağsız dana kıyma fırında kavrulup,soğutulduktan sonra maydonoz, domates,acı biber ve yumurta çırpılarak 1-2  saat önce hazırlanan dinlenmiş hamur açılır ve içine dökülür.Odun ateşinde yalnız bu odun Zeytin olacak ve harika kokusu ile pişirilir.Yanına 1-2 tanede acı kırmızı biber ve bir bardak ayran ile de afiyetle yenir.Yazarken bile canım çekti.En iyisi bu hafta sonu Mehmet ustaya bir uğrayayım epeydirde  görüşemedik. 

Sloganımız;

Söke’nin İncisi ;Pidesi

Hepimize afiyet olsun.